TikTok'ta "yalnız" kelimesini arattığınızda, kameraya konuşan ve bunaltıcı yalnızlık duygularından insanların tiktoklarından oluşan sonsuz gibi görünen bir feed bulacaksınız.
Yalnızlık gerçektir, acı vericidir ve giderek artmaktadır.
Yalnızlık diğer insanlardan kopukluktur, gün geçtikçe insanlar bu ilişkileri nasıl bulacaklarını ve bir kez bulduktan sonra nasıl sürdüreceklerini şaşırıyor. Özünde, gerçek benliğinizden kopmaktır.
İşte yalnızlık hakkında bilinmesi gereken beş önemli şey.
1. Herkes yalnız olabilir.
Yalnızlıktan kimlerin etkilendiğine dair algılarımızı değiştirmemiz gerekiyor çünkü herkes yalnız olabilir.
2. Yalnızlık ve tek başınalık benzer görünebilir, ancak öyle değildir.
Tek başınalık, benzer olsa da, yalnızlıkla aynı kötü etkilere sahip değildir. Sakin kafayla düşünme anlarını gözetmek mutluluk ve tansiyon gibi ölçümleri olumlu yönde etkiler. Öte yandan yalnızlık, diğer insanlar mevcut olsa bile genellikle devam eden bir izolasyon duygusudur.
3. Yalnızlık kötü bir duygudan daha fazlasıdır.
Kronik yalnızlığın ruhsal ve fiziksel sağlık üzerinde derin bir etkisi olabilir. Brigham Young Üniversitesi'nden Holt-Lunstad'ın araştırmasına göre, sosyal ilişkilerden yoksun olmak, günde 15 sigara içmek veya günde altıdan fazla içki içmekle aynı sağlık sonuçlarına sahip olabiliyor. Ayrıca mevcut ruh sağlığı sorunlarını da daha da kötüleştiriyor.
Buna karşılık dünyadaki mavi bölgeler, sakinlerinin olağandışı bir uzun ömre ve ortalamanın çok üzerinde bir refah duygusuna sahip olduğu yerlerdir. Bu pozitif sonuçlara katkıda bulunan faktörler, ömür boyu süren arkadaşlıklar ve topluluk duygusudur.
Kendi çevrenizi bulun.
4. Daha az ekran zamanı, daha fazla yüz yüze zaman.
Online etkileşimler, arzuladığımız gerçek ilişkilerin yerini tutamaz. Sosyal medya üzerinden eski arkadaşlarla iletişimde kalmak ve hatta aileyle görüntülü sohbet etmek müthiş olsa da, yüz yüze geçirdiğimiz zamanı korumaya dikkat etmeliyiz. Gerçek bir yaşam deneyimiyle bağ kurmak, bir akıllı telefonun yapamayacağı şekilde bize sürdürülebilir bir huzur sunabilir.
5. Üçüncü yerinizi bulun.
lk yeriniz eviniz, ikinci yeriniz işinizdir. Tabi evden çalışanlarıda unutmayalım bazılarımızın ikinci yeri bile yok, tabi iş ortamları mutlu olanlar için üzücü sadece… Üçüncü yerinizde başkalarıyla ilişki kurabileceğiniz, düşüncelerinizi ve hayallerinizi paylaşabileceğiniz ve eğlenebileceğiniz bir yerdir.
Üçüncü yeriniz, gerçek ilişkilerin geliştiği, fikirlerinizi ve arzularınızı paylaştığınız ve eğlenebileceğiniz bir limandır. Genellikle, insanların sıklıkla ve rahatça bir araya gelebildiği halka açık alanlardır. The Great Good Place kitabında bahsedilen örnekler arasında Fransız kafeleri ve barlarının yanı sıra kiliseler ve dini topluluklar da yer almaktadır.
Yalnızlığa çözüm basit görünebilir. Ne de olsa sadece diğer insanlarla daha fazla zaman geçirmemiz gerekiyor, di mi?
Ancak bunun için hepimizin sevdiğimiz insanlarla görüşmek, yeni ilişkiler kurmak ve internette geçirdiğimiz süreyi başkalarıyla geçirdiğimiz süreyle dengelemek için bilinçli ve tutarlı bir çaba göstermemiz gerekecek. Tabi bi de sevdiklerimizle geçirdiğimiz zamanlarda aklımızın telefonda veya başka yerlerde olmaması gerek:)
